“Afrika’da uyanıp mutlu olmadığım tek bir sabah bile bilmiyorum” demiş Ernest Hemingway. Gitmeden anlayamayacağım bir histi bu. Şu an gidip dönmüş ve hatta aklını orada bırakmış biri olarak, sizin henüz Afrika’ya gitmediğiniz için çok şanslı olduğunuzu söyleyebilirim! Öncelikle sizin yerinizde olmayı çoook isterdim! Sizi neler neler bekliyor bilmiyorsunuz 🙂
Eğer Tanzanya’da bir safari planlıyorsanız ya da düşünüyorsanız, aşağıdaki yorumlarım umarım işinize yarar.
⇒Hayvanları görmek ne kadar garanti?
Safaride garanti diye bir şey yok. Şans ya da daha doğrusu doğanın kuralları var. Sizin yapmanız gereken bu doğa harikası coğrafyaya uyum sağlayıp sabah uyandığınızda bakalım bugün doğa bize neler sunacak diye beklemeniz oluyor. Tam bir şey göremedim diye hayıflanırken bir anda bir bufalonun üstünde 5 aslan görmeniz ve sonrasında masa başındaki işinizi sorgulamanız çok da mümkün.
⇒İklimi nasıl? Ne zaman gitmeli?
Tanzanya, tropik bir iklime sahip. Kuru sezon ve yaş sezon olmak üzere 2 mevsim var.
Mart ortasından Mayısa kadar uzun yağmur döneminde neredeyse her gün yoğun bir şekilde yağmur yağıyor. Yollar çamurlu ve erişime zor hale geliyor. Bazı tesisler bu dönemde kapatıyor bile. Kısa yağmur dönemi de Kasım ve Aralık ayları oluyor.
Bu bağlamda, Ocak-Şubat kuru mevsim (otlar yeşil) ve Haziran sonlarından Ekim sonlarına kadar da iyice kurak mevsim (her yer sapsarı) diyebiliriz.
Kurak mevsimde hayvanlar su kenarlarında toplandığı ve otlar daha kısa boy olduğu için hayvanları görmek, fark etmek daha kolay oluyor. Belgesellere konu olan Büyük Göç de tam bu mevsimde oluyor. Öte yandan yağmur sonrası çıkan otların kıymetini içgüdüsel olarak bilen hayvanlar bu dönemde doğuruyor. Yeşil otlar arasında yavrular görmek isteyenler için en iyi dönem Şubat sonu Mart başı oluyor.
⇒Tehlikeli mi?
Safaride doğanın ve savananın ortasındasınız. Milli park diye anılan yerler öyle çitle çevrili, sınırları olan yerler hiç değil. Ucu bucağı görülmeyen düzlükler…
Böyle bir ortamda basit kamp, lüks kamp ya da lodge’larda (doğa dostu minik otel yapıları) kalıyorsunuz.
Hangisinde kalırsanız kalın gündüz vakti bir sıkıntı yok, kendi kendinize çadırınıza/odanıza gidebilirsiniz, akşam vakti ise size bir ranger’ın (güvenlikten sorumlu korucu) eşlik etmesi lazım. Elinde feneriyle karanlığı yararak sizi odanıza götürüyor. Ayrıca karanlıkta çadırınızdan/odanızdan tek başınıza çıkmanız zaten yasak, acil bir şey olduğunda düdük ile ranger çağırmanız gerekiyor.
Bunun sebebi hayvanların geceleri ve sabahın ilk saatlerinde aktif olması, gün boyu ise bir gölge altında miskinlik yapmaları.
Ayrıca rehberimizden öğrendiğimiz kadarıyla aslanlar yolda karşılaşmadığınız sürece “yemek” için insan kokusuna gelmezlermiş. Kimyasal olarak daha çok bufalo, ceylan, antilop ve türevlerinin kokusuna çekilirlermiş. Yolda karşılaşmamak için de burnumuzu çadırdan çıkarmıyoruz geceleri 🙂
Gündüzleri gezerken ise sürekli jeep’in içindesiniz, hayvanlar kesinlikle insanlara/araçlara karşı saldırgan değil.
Serengeti’de çadırımızın dışındaki aslan seslerinden uyuyamadığımız bir gecenin ertesi günü, gün daha ağarmadığı için çadırdan çıkmak için ranger’ı beklerken bir jeep sesi duyduk. Bizi almaya 2 adımlık yolu jeep ile gelmiş, tam jeep’e bineceğiz sanarken jeep çalışmaya devam etti ve biz kahvaltı çadırına doğru yürümeye başladık. Meğer hayvanlar doğal olmayan makine sesinden çok ürküyorlarmış, o yüzden motor çalışır halde kalmış.
Özetle her şeyi kuralına göre yaptığınızda ve temkini elden bırakmadığınızda vahşi doğa insanlar için hiç tehlikeli değil.
⇒Vize gerekiyor mu?
Havalimanına vardığınızda form doldurup 50 USD karşılığında tek girişli 1 aylık vizenizi alıp ülkeye giriş yapabilirsiniz. Eğer ben önden vizemi alayım garanti olsun derseniz de İstanbul’daki Fahri Konsolosluğa evraklarınızı gönderip 60 Euro karşılığında çok girişli 3 aylık vizenizi önceden alabilirsiniz.
⇒Para birimi nedir, nasıl ödeme yapabilirim?
Tanzanya’nın para birimi Tanzanya Şilingi. Dolar da sıkça kabul ediliyor.
Türkiye’den dolar alıp giderseniz dikkat: 2006 yılından önce basılmış USD banknotlarını hiçbir yer kabul etmiyor. Dolar getirmeyip lokal para birimini ATM’lerden çekmek isterseniz Kilimanjaro havaalanı ya da Arusha’dan çekebilirsiniz. Biz dolar götürüp safariye başlarken Arusha’da bir döviz bürosunda şilinge çevirdik.
Kredi kartı çok yaygın değil. Ayrıca hediyelik eşyacılarda sıkı pazarlık yapmayı unutmayın 🙂
⇒Başka nelere dikkat etmeliyim?
Kesinlikle musluk suyu içmeyin. Safaride kaldığınız yerlerde dişinizi fırçalamanız için bile şişe suyu veriliyor.
Fotoğraf çekerken genelde izin isteyin. İzinsiz çekerseniz hırçın bir yaklaşım gösterebilirler. Bazen fotoğraf için normal seviyelerde 1000 Tsh’den başlayıp 5000Tsh ve üstü para isteyebilirler.
⇒Tanzanya güvenli mi?
Tanzanya, Kenya’ya göre daha güvenli diyorlar. Ama yine de izole yerlerde tek başına olmamakta, mücevher takmamakta, yürürken kamera ve telefonlara dikkat etmekte ve şehirde araçta otururken çantanızı ayak ucunuza koymakta fayda var diye uyarıyorlar. Hatta biz yapmadık ama pasaport ve paranızı kıyafet altında boynunuza asın diyenler de var. Hayatınızda hiç görmediğiniz doğal güzelliklere ek olarak malesef hiç görmediğiniz kadar yokluk ve yoksulluk da göreceksiniz…
⇒Tanzanya’da konuşulan dil nedir?
Tanzanya’da başka Doğu Afrika ülkelerinde olduğu gibi Swahili dili konuşuluyor. Herkesin sizi kocaman bir gülümsemeyle Jamboooo (merhaba) diye karşılayacağından emin olabilirsiniz.
⇒Nereye uçmalısınız?
Tanzanya’da 3 uluslararası havalimanı var. Darüsselam, Kilimanjaro ve Zanzibar Havalimanları. Kuzey Tanzanya’daki safariler için gidiş dönüş Kilimanjaro’yu kullanmanız gerekiyor. Eğer dönüşte Zanzibar’a devam edecekseniz Arusha’daki bölgesel havalimanından ya da Kilimanjaro’dan uçabilirsiniz.
⇒Zorunlu aşı ya da ilaç var mı?
Sarı Humma Aşısı: 10 yıl geçerliliği olan sarı humma aşısı olmanız gerekiyor. Seyahat sağlığı merkezleri bunu ücretsiz olarak yapıyor. Ancak bu gereksinimler yıl yıl değişebilir, en güncel bilgiyi seyahat sağlığı merkezinden almanız gerekir. Buradan ulaşabilirsiniz. Ayrıca, bu merkezlerin yapmadığı ama doktorların önerdiği ve devletin de resmi olarak uyardığı bir aşı daha var bunu kendiniz eczaneden alıp sağlık ocağında ya da özel hastanelerde ya da eczanede vurdurabilirsiniz: Hepatit A.
Sıtma hapları: Aynı şekilde yine bu merkezlerden doktorun verdiği sıtma haplarına seyahattan 2-3 gün önce başlamanız ve seyahat süresinde ve sonrasında 1 hafta kadar daha kullanmanız gerekiyor. Tabii kullanım süresi ve miktarı ilacın adına göre değişiyor. Biz Atovaquone adlı bir ilaç kullandık. Kullanacağınız ilaca göre değişmekle beraber biz bu ilaca seyahattan 1-2 gün önce başlayıp döndükten 1 hafta sonraya kadar devam ettik.
Yakınınızdaki seyahat sağlığı merkezlerini burada bulabilirsiniz. Hangi ülkeye gideceğinizi söylediğinizde doktor ona göre aşı ve ilaç veriyor zaten.
⇒Yanınızda neler götürmelisiniz?
- Ağrı kesici, aspirin ve ishal ilaçları: Ne olur ne olmaz bulundurmakta fayda var.
- Güneş kremi
- Sinek kovucu: Off tarzında bir şeyleri yanınızda bulundurun.
- Serin tutacak pamuklu kıyafetler: Tüm gün güneşin altında olacağınız için korunaklı ve pamuklu şeyler giymek önem taşıyor.
- Doğal tonlarda kıyafetler: Çeçe sinekleri koyu renklere (siyah, gri, mavi, kahverengi gibi) geliyor dendiği için safaride özellikle doğa tonları, toprak renkleri, haki renkler, bej renkleri ve pastel tonlar öneriliyor. Gitmeden önce kıyafetleri hep bu renklere göre ayarlamama rağmen çok dikkat etmemize rağmen açıkçası beni soktu haki renk pantalonla beraber. Takdir sizin J Nitekim oraya gittiğimde jeeplerin içinde insanlara baktıgımda herkesin her telden çaldığını gördüm. Madem sokacaksa illa ki sokuyor, koyver gitsin kasmaya gerek yokJ ha sokunca ne mi oluyor? Diyorlar ki acayip uyku yapar. Beni yapmadı. Rehberimizi de soktu, onu da yapmadı.Bu arada dar yerine bol şeyler giymek sineğin kıyafetin üstüne geldiğinde sokma ihtimalini azaltacaktır en azından.
- Sweat-shirt ya da polar: Sabah ve akşam serinliğine karşılık kesin ihtiyacınız olacak.
- Şapka: Malumunuz güneş.
- Dürbün: Safari için bazı tur operatörleri dürbün tedarik etse de genelde verdikleri dürbünün yeterli olmadığı yönünde bir görüş var. Bazı firmalarsa hiç vermeyebilir. Dolayısıyla operatörünüze bunu mutlaka sorun ve ona göre dürbün almayı unutmayın.
- El feneri: Özellikle kamplarda gerekebilir.
- Bolca hafıza kartı ve şarjlarınız
- Çocuklara hediye: Evet ordakilerin hiçbir şeyleri yok! Bizim burada burun kıvırdığımız beğenmediğimiz her ne varsa onların orada yok. Ayaklarında ayakkabı bile yok. Biz giderken keçeli kalem, kuru kalem, boyama kalemleri, oyun hamuru gibi şeyler götürdük bunu rehberimize söyledik ve ona göre yol üstünde bir yerde durup okula verdik bunları. Şimdiki aklım olsaydı bir sürü çocuk kıyafeti götürürdüm! Sonra o kadar utandık, götürdüklerimiz o kadar yetmemiş gibi geldi ki dönüşte de bağış yaptık.
Az da olsa sizi heyecanlandırabildiysem, biraz niyetlendiyseniz, tadalafil tablets 20 mg dosage yazımdan safariye nasıl gidebileceğinizi de okuyabilirsiniz.
No Comments