Prag Orta Çağ’dan fırlamış masalsı dokusu kadar yeme içme seçenekleriyle de benim kalbimi çaldı! Tarz ve cool mekan bolluğu sayesinde bir oraya oturayım bir buraya diyerek 1 hafta bile kalabilirdim sanırım sadece yiyip içerek. En umulmadık gotik sokaklarda karşımıza çıkan tatlı mekanlar bizi hep şaşırttı.
Kahvaltı & Tatlı İçin:
Bakeshop: Uyarıyorum, girdiğiniz an tezgahtakiler gözünüzü döndürebilir. Burası hem bir şeyler alıp çıkabileceğiniz hem de orada oturup yiyip içebileceğiniz bir fırın. Hamur işi ile kahvaltı yapmak isterseniz doğru yerdesiniz! Bizim kaldığımız yer de buraya yakın olduğu için sabahları uyanır uyanmaz kendimizi bu tatlı yerde bulduk.
Adres: KOZÍ 1, Prag 1
Můj šálek kávy: “My cup of coffee” demekmiş burasının adı! İsminden anlaşılacağı gibi kahvesi meşhur 🙂 Aynı zamanda kahvaltısı da popüler. O kadar popüler ki Pazar günü açılış saatinden 5 dakika önce gitmemize rağmen (tamamen tesadüfen) önünde sıra oluştuğuna tanıklık ettik! Kapıları açtıkları anda da bir masa kapmaca durumu yaşandı. Karlin isimli lokal bir mahallede. Biz kahvaltı menüsünden erikli pancake ve jambonlu poşe yumurta denedik. Lezzet için ahım şahım diyemem ama lokal bir mahalledeki şirin bir cafe ambiyansı görmek için gidilir, ayrıca dolaplarındaki tatlılar da leziz bir şekilde göz kırpıyordu.
Adres: Křižíkova 105, Prague 8. Metro istasyonu: Sarı B hat üzerindeki Krizikova durağı.
Trdelnik: Kendisiyle tüm gezi boyunca aşk yaşadığım doğrudur. Prag’ta sokakları kaplayan tarçın kokusu sürekli sizi takip ederken trdelnik’i unutmak ne mümkün! Bu tatlının dışı şeker ve tarçınla çıtır hale getirilmiş, içine de elmalı dolgu ya da dondurma gibi farklı şeyler koyabilirsiniz. Mümkün olsa sabah öğle ve akşam bunu yiyebilirdim sanırım. Yiyemediğim zamanlar aç olmadığım için üzülür haldeydim. (Tamam ben tatlıyı çok severim benim abartım da olabilir:) )
Adres: Her yerde!
Yemek & İçmek İçin:
İtalyan restoranları, hamburgerciler, Vietnam mutfağı gibi bir sürü güzel mekan var bu şehirde. Tabii biz tatilde hep yapmaya çalıştığımız gibi lokal yemekler ararken bir sürü cool mekandan genelde boynumuz bükük şekilde geçtik.
İşte bizim favorilerimiz:
Kolkovna: Çek’lerin meşhur Pilsner Urquell birasının sahip olduğu modern tarzda bir pub/restoran. Birkaç yerde şubesi var. Dana gulaş, fırında ördek, Kulajda çorbası, domuz dizi gibi geleneksel yemekler olduğu kadar klasik makarna, salata gibi şeyler de var. Biz Cuma akşamı varır varmaz kendimizi Kolkovne Caddesi’ndekine attık ancak geç varmış olduğumuz için olabilir, saat 22:30 gibi atmosfer olarak biraz durgundu. Sonrasında tesadüfen Celnice Sokağı’ndaki şubesinin daha canlı olduğunu gördük. Lokal bir arkadaşımız da zaten Celnice Sokağı’ndakini tavsiye etmişti.
Adres: V Kolkovne 8 ya da
Republiky Meydanı yanındaki şube: V Celnice 1031/4
Tretter’s New York Bar: 1930’lu yılların Manhattan barlarından esinlenilmiş bir kokteyl bar burası. Kaliteli ve keyifli bir ortam, yani etrafta içip dağıtmaya bekarlığa veda yapmaya gelmiş bir kitle yok. Kokteyller başarılı! Tam da barda yer olursa oturup profesyonel barmenlerin çeşitli kokteyller yapmasını izlemek için bir yer. Trüf mantarından kokteyl yapıldığını da gördü bu gözler!
Adres: V Kolkovne 3
Lokal: Prag’a gidip de Lokal’e uğramadıysanız Prag’a gitmiş sayılmazsınız! Lokallik 10 numara, lezzet 10 numara, ambiyans 10 numara, ucuzluk 10 numara. Rezervasyonla gitmekte fayda var ancak rezervasyonsuz gidince de sizi biraz barda bekletip alıyorlar. Menüleri günlük değişiyor. Domuz, tavuk ve dana ağırlıklı bir menü var. Ben kızılcık soslu dana gulaşa denk geldim, parmaklarımı yedim! İçki listesinde neler lokal içecek diye garsona sorduğumda bana “Lokal’desin, menüdeki heeeeer şey lokal” diye cevap verdi 🙂 Çek’lerin meşhur milli likörü baharatlı Becherovka dışında kendime başka heyecanlar arayınca geniş listeden “mead” denen bal şarabını denedim yemek sonunda likör olarak. Her ikisini de sevdim tavsiye ederim.
Adres: Dlouhá 33
U Fleku: U Fleku ile ilgili karışık hislerim var. 1499’dan beri kendi birasını üreten bir mikro birahane burası. Atmosferi ve tarihi mimarisi etkileyici. Sanki köşeden şövalyeler çıkıp gelecekmiş gibi bir havası var.
Öte yandan çok turistik olup “otantik” olmayan bir yanı da vardı burasının. Etrafta herkes turistti, lokal göremedik. Bir de biz daha biramızı sipariş ederken başka bir garson da elinde Becherovka tepsisiyle bundan dağıtmaya çalıştı bize. Bu iki içkinin aynı anda içilmesi pek geleneksel bir durum değil, kendimizi zorlama bir turist menüsünde hissettik. Garsonlar kibar değil. Masalar arasında gezinen akordeoncular da bize turistik geldi. Ayrıca dikkat: bira olarak tek tip dark bira (siyah bira) satıyorlar.
Özetle benim tavsiyem buraya yemek yemeye gelmeyin, atmosferi görmek açısından birer dark bira içip kalkmak kafi.
Adres: Křemencova 11, Praha 1
U Medvidku: Şehrin mikro birahanelerinden bir tanesi daha. X-Beer isimli dark birası %12.6 alkol ile ülkenin en sert birasıymış. Dikkatli tüketiniz 🙂 Ayrıca fıçı Budvar birası da tadabilirsiniz burada.
İki bölümü var, restoran ve bar. Restoran kısmında kendi üretim biralarını servis etmiyorlar. Onları içmek için yan taraftaki minik pub kısmına geçmeniz gerekiyor. Yemekleri ortalama diyebilirim. Hafiften bir turistlik hali var ama bir üst deneyimdeki gibi rahatsız edici bir şey yaşamadık.
U Ferdinanda: İşte lokal Çek mutfağı arama çabalarımızın bir meyvesi! Yeni jenerasyon bir Prag pub’ı. Oldukça basit bir dekorasyon, lezzetli ve lokal yemekler! Yaşasın tam bizlik! Müzik yok yani daha çok karnını doyurup kalkmalık bir ortam. Lezzet olarak çok başarılıydı. Ambiyans zayıf ama lezzet için uğramaya kesinlikle değer. Fiyatlar çok uygun.
Adres: cnr ulice Opletalova & Politických Vězňů
Terasa U Prince: U Prince otelin terasımdaki bu restoran barın manzarası nefes kesici! Old Town Meydanı’na bir de içkinizi yudumlarken yukarıdan bakmak isterseniz doğru yerdesiniz. Menü enternasyonel bir menü, yemekler pahalı ama içecekler uygun fiyatlıydı. Örneğin bir kadeh şampanya 20 tl gibiydi. Bu manzara karşılığında içkini yudumlamak ise paha biçilemez!
Ön tarafın manzarası daha iyi, üstü açık. Arka tarafın manzarası daha kısıtlı ama üstü kapalı yani ısıtıcılı. Gitmeden önce rezervasyon yaptırmakta fayda var.
Prague Beer Museum: Tam da birası meşhur bir ülkede ben neden sadece Pilsner (Pilsner dünyada ilk kez Çek Cumhuriyeti’nde üretilmiş, saygımız sonsuz o ayrı) içiyorum dediğinizde gitmeniz gereken bir yer Prague Beer Museum. (Aslında marka Pilsner Urquell ama lokaller sadece “Pilsner” diyorlar racon bu şekilde)
Çek Cumhuriyeti’nin çeşitli yörelerinden, mikro bira fabrikalarından biralar getiriliyormuş bu pub’a. Tam 30 çeşit fıçı bira sunuyor size. 5 çeşit biradan oluşan tadım menüleri de var. Rehberde ve internette ismi bolca geçen bir yer.
Şimdi sıkıntıya gelelim, Old Town’da bir de gerçekten “müze” olan ve ismi Beer Museum Prague olan bir müze de var. Biz bu müzenin önünden tesadüfen geçerken görünce pub olan Prague Beer Museum’u aramaya yeltenmedik bile. Herhalde yanlış anladık dedik geçtik. Özellikle uyarmak istedim. Biz gidemedik siz gidin. Bu da buraya nasıl gidemediğimizin hikayesi olsun 🙂
Adres: Smetanovo Nabrezi 22 (Charles Bridge yakınlarında)
Bir uyarı daha olsun, Dlouha Caddesi’ndeki eski yerleri kapanmış, burası açılmış. Orayı da aramaya çalışırsanız bulamazsınız 🙂
Cafe Savoy: Mala Strana bölgesinde (nehrin diğer tarafı)
Nehrin sol yakasında Mala Strana bölgesinde yer alan bu cafe 19. yüzyıl ihtişamıyla sizi karşılıyor. Tatlıları o kadar zarif ve güzel duruyorlar ki yemeye kıyamazsınız. Yorgunluk kahvesi ya da 5 çayınızı süslü yüksek tavanlardan sarkan avizeler altında zaman içinde yolculuk yaparak içmek isteyenlerdesiniz buraya uğrayabilirsiniz. Fiyatlar Prag ortalamasına göre biraz daha fazla.
Champagneria: Çek’ler kendi şampanyalarını da üretiyorlar ve fiyatları her yerde çok uygun. Minicik bir ara sokakta keşfedilmeyi bekleyen bu şampanya barı birkaç farklı şampanya denemek için ideal! Kadeh fiyatları 70Kc-85Kc gibi yani o günkü kura göre 17-21 tl.
Aklınızda olsun marketten de şampanya alabilirsiniz, şişe fiyatı 30-35 tl’den başlayanlar vardı ve gayet de güzeldi. Su bulamazsanız şampanya içebileceğiniz bir ülke aslında burası 🙂
Adres: Bartolomejska Caddesi ile Betlemske Meydanını birbirine bağlayan minik geçitte
Herkese bol yemeli içmeli tatiller!
2 Comments
polat
December 13, 2018 at 4:11 PMHarika!!
jambojomu
December 15, 2018 at 3:36 PMcanımm sağol!